Tuesday, May 22, 2012

Kadınlara ve Çocuklara Yönelik Şiddetin ve Cinsel İstismarın Önlenmesi Yasa Önerisi İle İlgili Görüş


Toplumsal Cinsiyet ve Azınlıklar Enstitüsü

21.05.2012

Kadınlara ve Çocuklara Yönelik Şiddetin ve Cinsel İstismarın Önlenmesi
Yasa Önerisi İle İlgili Görüş ve Öneriler


2. Madde
Önerilen Değişiklik: “Çocuk” 18 yaşın altındaki kişileri anlatır. Bu yasada belirtilen şiddet, cinsel sömürü ve istismar davranışları 18 yaş altındaki tüm kız ve oğlan çocukları kapsar.
Gerekçe: Yasada referans edilen Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi’nde Madde 18(1)(a)’ya göre cinsel istismar “ulusal hukukun ilgili hükümlerine göre yasal olarak cinsel erginlik yaşına gelmemiş olan bir çocukla cinsel faaliyetlerde bulunmak” olarak tanımlanır. KKTC Ceza Yasası’nda oğlan çocuklar için cinsel erginlik yaşı belirtilmediği için, yasaya bu ibarenin yerleştirilmemesi durumunda oğlan çocukların cinsel sömürü ve istismara karşı korunması bu yasanın da kapsamı dışında kalacaktır.

2. Madde
Önerilen Değişiklik (eklenecek metin): Çocuklara yönelik şiddet ayrıca çocuklara yönelik ihmali içerir. İhmal, ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı maddi ve manevi sorumluluklarını ağır biçimde savsaklaması olarak anlaşılır
Gerkeçe: İmzalanan uluslararası sözleşmeler uyarınca, yasanın tümünde çocuklara yönelik şiddetin ihmali de kapsaması gereklidir.

5. Madde
Önerilen Değişiklik: (2) Bu yasa kapsamındaki, kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet ve cinsel istismara karşı verilecek destek ve hizmetlerin sunumunda, temel insan haklarına ve çocuk haklarına dayalı, toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı, sosyal devlet ilkesine uygun, adil, etkili ve süratli bir yöntem izlenir.  Hekimler, hemşireler, psikologlar, psikolojik danışman ve rehberler, öğretmenler, polisler gibi ama bunlarla sınırlı olmayacak şekilde bireylerle direk temas halinde olan bütün meslek gruplarından kişilerin, görev alanlarına dahil kısımları içerecek şekilde Bakanlık tarafından onaylanan hizmet içi eğitimden geçmeleri ve sertifika almaları yasal zorunluluktur. Bu eğitim programlarını ve sertifikaları sunan kurumların bu yasada belirlenen ilkeler çerçevesinde uygunlukları yılda bir kez olmak üzere Bakanlık tarafından denetlenip onaylanır.
Gerekçe: “Eğitim verilir” ibaresi kesin bir zorunluluk getirmemekte, keyfi duyulmaktadır. Bu alışma özel bir eğitim ve farkındalık gerektirir. Şiddetin ve istismarın tespit edilebilmesi, siddet yaşayan bireylere sunulacak desteğin faydalı olması ve etkilerinin sürekliliğinin sağlanabilmesi için çalışanların bu farkındalık ve eğitim çalışmasından geçmesi şarttır. Para veya farklı bir menfaat için gerekli eğitim alınmadan sertifikaların verilmesinin önüne geçmek için düzenli denetim şarttır.

6. Madde
Önerilen Değişiklik: Bu Yasa kapsamında verilen hizmet, ülke çapında eşit ve dengeli sunulur. Hizmetin kırsal kesimlerde de erişilebilir olması için özel çaba gösterilir.
Gerekçe: Mevcut durumda kırsal bölgeler ihmal edilmektedir. Her kazada sadece bir Birim’in bulunması durumunda kırsal bölgelerde yaşayan bireylerin hizmetlere erişimi zorlaşacaktır. Böylece kırsal bölgelere erişim için özel bir çaba gösterilmelidir.

7. Madde
Önerilen Değişiklik: Şiddeti ve Çocuk İstismarını Önleme Birimlerinde görev yapacak personel sayısı Bakanlık tararfından ihtiyaca göre belirlenir ve her birimde mutlaka psikolog, sosyolog, hukukçu, doktor, sosyal hizmet uzmanı ve sekreter olacak şekilde istihdam yapılır. Birimlerde koordinasyon görevini yapacak uzmanın psikolog, sosyolog veya sosyal hizmet uzmanı olması, koordinatörün geldiği uzmanlık alanından en az bir personel daha bulunması sağlanır. Ayrıca her birimde sürekli bulunmak üzere en az iki polis mensubu görevlendirilir.
Gerekçe: Şu anda Çağlayan Çocuk Yuvası’nın durumunda görüldüğü gibi, personel eksikliğinden dolayı sosyal hizmet uzmanı personelin yöneticilik görevini üstlenmek durumunda kalması, bu uzmanın kendi hizmet alanına yoğunlaşmasına engel olmaktadır.

7. Madde
Önerilen Değişiklik: Şiddeti ve Çocuk İstismarını Önleme Birimlerinde görev yapacak personel sayısı Bakanlık tararfından ihtiyaca göre belirlenir ve her birimde mutlaka psikolog, sosyolog, hukukçu, doktor, sosyal hizmet uzmanı ve sekreter olacak şekilde istihdam yapılır. Ayrıca her birimde sürekli bulunmak üzere en az iki polis mensubu görevlendirilir. Bu birimlerde görev yapacak personel çalışmaya başlamadan önce kadın ve çocuğa yönelik şiddet ve cinsel istismar konusunda bilgi sahibi ve tecrübeli uzmanlar tarafından mesleki eğitimden geçirilir.
Gerekçe: Bu konuda insan ve çocuk haklarını gözeterek ve şiddet döngüsünü kırmak için gerekli olan güçlenmeyi sağlayacak şekilde çalışmak özel bir eğitim ve farkındalık gerektirir. Şiddet yaşayan bireylere sunulacak desteğin faydalı olması ve etkilerinin sürekliliğinin sağlanabilmesi için çalışanların bu farkındalık ve eğitim çalışmasından geçmesi şarttır.

8. Madde
Önerilen Değişiklik: (D) Kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet ve cinsel istismar konularında faaliyet gösteren sivil toplum örgütü temsilcilerinin de yer alacağı bir Şiddet İzleme Komitesi kurmak. Bu Komite altı ayda bir, tedbirlerin uygulanmasının sonuçları ve ilgililer üzerindeki etkilerine dair rapor hazırlayarak Bakanlığa sunar.
Gerekçe: Şiddet İzleme Birimi örnekleri birçok Avrupa ülkesinde mevcuttur, Avrupa Kadın Lobisi tarafından da teşvik edilmektedir. Türkiye’deki örnek başarılı bir modeldir.

8. Madde
Önerilen Değişiklik (eklenecek metinler): (1) (E) Gerekli durumlarda şiddet mağduru kişilerin yerleştirilebilecekleri uygun sığınma evi veya yurdun var olmaması durumunda, ihtiyaca uygun bir sığınma evi veya yurt kurar.
(1) (F) Üç ayda bir, gerekli durumlarda şiddet mağduru kişilerin yerleştirilecekleri sığınma evi, yurt veya ailelerin bu yasada belirlenen ilkelere uygunluğunu denetlemek, raporlamak.
Gerekçe: 1. Şu anda ülkemizde özellikle 12 yaş üstündeki oğlan çocukların gerekli durumlarda yerleştirilebilecekleri bir yurt bulunmamaktadır. Bu da ergenlik çağına girmiş, şiddet ve cinsel istismar yaşayan oğlan çocukları çocuk hakları çerçevesinde kabul edilemez bir şekilde mağdur etmektedir. Bu yasanın bu mağduriyeti ivedilikle ortadan kaldırması gerekmektedir.
2. Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin 23. Maddesinde belirtildiği gibi, “Taraflar, kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere, mağdurlara güvenli barınma imkanı sunmak ve onlara ilişkin önceden önlem almak amacıyla yeterli sayıda, kolay erişilebilir ve uygun sığınma evleri kurmak üzere gerekli hukuki veya diğer tedbirleri alır.” Dışardan gerekli uzman desteğin alındığı ancak devlet himayesinde sürdürülebilirliği garanti altına alınmış bir sığınma evinin olmaması durumunda (ki şu andaki durum maalesef böyledir) bu yasanın birçok maddesinin işlevselliği olmayacaktır. Böyle bir sığınma evinin olmaması yukarda belirtilen Sözleşme maddesinin de ihlalidir.

Madde 8
Önerilen Değişiklik: (2) (A) Şiddet veya cinsel sömürü veya istismar mağduru kişiye psikolojik ve hukuksal destek sağlamak ve barınma, geçici maddi yardım, sağlık, adlî yardım gibi hizmetleri sağlamak ve koordine etmek.
Gerekçe: Şiddet ve sömürüye karşı yukardaki destekleri sağlamak devletin görevidir.

Madde 8
Önerilen Değişiklik: (2) (B) Gerekmesi halinde şiddet veya cinsel sömürü veya istismar mağduru kadınların ve çocukların bulundukları yerden uzaklaştırılıp uygun sığınma evi, yurt veya Sosyal Hizmetler Dairesinin uygun göreceği bir aile yanına yerleştirilmesini sağlamak. Yerleştirmenin bir aile yanına yapılması durumunda, çocuk yerleştirilmeden önce o evde yaşayan yetişkinlerin çocuk hakları, şiddet, cinsel istismar ve sömürü üzerine bir farkındalık çalışmasına katılmasını ve bu yasada belirlenen ilkeler çerçevesinde aile uygunluğunun her üç ayda bir denetlenip, raporlanmasını sağlamak.
Gerekçe: Ülkemizde çocukların yerleştirilebilecekleri yuvaların kapasite yetersizliğinden dolayı, korunmaya alınması gereken birçok çocuğun aslında şartları çocuğu korumaya uygun olmayan ailelere teslim edildiği bilinmektedir. Bunun önüne geçilmesi için hem yuva kapasitesinin artırılması, hem ailenin uygunluğunun bu yasada belirlenen ilkeler çerçevesinde belirlenmesi ve takip edilmesi, hem de çocuğu korumaya alacak ailenin konunun uzmanları tarafından gerçekleştirilecek farkındalık ve eğitim çalışmasına katılması gerekmektedir. Bunun olmaması durumunda çocuğun devlet eliyle daha riskli bir ortama yerleştirilmesi söz konusu olabilir.

Madde 9
Önerilen Değişiklik: Bu Yasa kapsamına giren bütün şiddet ve çocuğun cinsel sömürü veya istismarı biçimleriyle ilgili olarak; arayanlara, gizlilik içerisinde veya arayanın kimliğinin gizli kalmasına gereken özeni göstererek danışmanlık yapmak, mağdura hakları konusunda bilgilendirme yapmak ve Sosyal Hizmetler Dairesi ile diğer ilgili kurumlara yönlendirmek üzere ülke çapında, kesintisiz (7/24) çalışan, ücretsiz telefon destek hattı hizmeti sağlayacak bir telefon hattı açılır. Bu hatta çalışacak personel çalışmaya başlamadan önce kadın ve çocuğa yönelik şiddet ve cinsel istismar ve acil destek hatları konusunda bilgi sahibi ve tecrübeli uzmanlar tarafından yoğunlaştırılmış mesleki eğitimden geçirilir.
Gerekçe: Bu konuda insan ve çocuk haklarını gözeterek ve şiddet döngüsünü kırmak için gerekli olan güçlenmeyi sağlayacak şekilde çalışmak özel bir eğitim ve farkındalık gerektirir. Şiddet yaşayan bireylere sunulacak desteğin faydalı olması ve etkilerinin sürekliliğinin sağlanabilmesi için çalışanların bu farkındalık ve eğitim çalışmasından geçmesi şarttır. Acil destek hattında hizmet sunmak da özel bir eğitim gerektirmektedir.

Madde 11
Önerilen Değişiklik: (1) Polis mensupları, şikayet ve ihbar üzerine veya kendisinin öğrendiği veya tanık olduğu bir şiddet veya çocuk istismarı olayı karşısında, resmi tatil gün ve saatlerinde ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, koruyucu tedbir kararı verilinceye kadar öncelikle mağduru, yakınlarını ve tanıkları güvence altına alacak ve saldırganı durduracak ve uzaklaştıracak tedbirleri alır. Polis mensupları mağdurla ilk temas anında mağdurun güvenli hissedeceği yalnız bir ortamda Şiddeti ve Çocuk İstismarını Önleme Birimi’nden ilgili uzmanlarla yüzyüze veya telefonla görüşmesini sağlar.
Gerekçe: Aile içinde şiddet yaşayan bireyin haklarından ve devletin sunacağı koruma ve destek hizmetinden haberdar olması şiddeti rapor edebilmesi ve doğru ifade verebilmesi açısından gereklidir.

Madde 14
Önerilen Değişiklik: (2) Cezaların belirlenmesinde ve infaz edilmesinde hiçbir şekilde iyi hal, pişmanlık ve şartlı tahliye gibi cezai indirimler uygulanamaz. Hapis cezaları, para cezasına çevrilemez.
Gerekçe: Şu anda ülkemizdeki cezaevi sistemi ve yeni yürürlüğe konan şartlı tahliye sisteminde rehabilitasyon ve takip konusundaki altyapısal eksikliklerden dolayı bu yasa dahilindeki cezaların infazında şartlı tahliye dahil cezai indirimlerin veya değişikliklerin uygulanmaması şarttır.

Madde 20
Önerilen Değişiklik: (4) İlköğretim ve ortaöğretim müfredatına, çocuk hakları, çocukların cinsel sömürüsü ve istismarı, kadının insan hakları ve kadın erkek eşitliği konusunda eğitime yönelik dersler konulur. Yine bu konularda ebeveynlere yönelik hazırlanacak bilgilendirme broşürleri her sömestr başında ailelere gönderilir. Her okulda her sömestr en az bir kez olmak üzere ebeveynlere ve çocukların velisi durumundaki kişilere yönelik bilgilendirme toplantıları düzenlenir.
Gerekçe: Çocukların müfredat çerçevesinde öğrendikleriyle evdeki tutumların uyuşmaması durumunda ailede çatışmalar artar. Bu sebeple ailenin de paralel olarak bilinçlendirilmesi elzemdir.

Madde 20
Önerilen Değişiklik (eklenecek madde):  (6) Hekimler, hemşireler, psikologlar, psikolojik danışman ve rehberler, öğretmenler, polisler gibi ama bunlarla sınırlı olmayacak şekilde bireylerle direk temas halinde olan bütün meslek gruplarından kişiler, bu yasa kapsamındaki tüm şiddet, ihmal, cinsel sömürü ve istismar belirtileri bulunan tüm durumları Şiddeti ve Çocuk İstismarını Önleme Birimleri’ne ihbar etmek ve raporlamakla yükümlüdür.
Gerekçe: Kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet ve cinsel istismar vakalarında etkili olan güç ve baskı dinamiklerinden dolayı mağdur kişilerin kendi insiyatifleri ile şikayette bulunmalarını beklemek gerçekçi değildir. Devletin kadın ve çocukları koruma görevini yerine getirebilmesi için bireylerle direk temas halinde olan tüm meslek gruplarının bu konuda bilinçlenmesi ve şüpheli durumları ivediyetle ilgilil devlet kurumlarına rapor etmesi gereklidir.

Madde 20
Önerilen Değişiklik (eklenecek madde): Herhangi bir çocuğun hamilelik ve/veya evlilik durumunda eğitim hakkı elinden alınamaz.
Gerekçe: Genel Ortaöğretim Dairesi (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) Yasası (50/1989 sayılı yasa) gereğince düzenlenen Ortaokullar ile Ortaöğretim Kurumları Kayıt-Kabul, Devam-Devamsızlık Tüzüğü’nün 5. Maddesi’ne göre nişanlı veya nikahlı çocukların okula devamları yasaklanmaktadır. Bu madde çocuk haklarının önünde önemli bir engel ve çocuklara yönelik ayrımcılık ve şiddet teşkil eder.





No comments:

Post a Comment